Çocukken dinlediğim masalları hatırlamıyorum, yani uykuya dalmak için okunmuş masalları. İlla ki söylenmiştir, illa ki dinlemişimdir; masal okunmadan uyumak zorunda kalan bir çocukluk geçirdiğimi düşünmek istemiyorum.
Benim hatırladığım, kandırılacak yaşları ufak ufak geçerken, önce plaklardan, sonra kasetlerden ve sonra sonra da PTT'nin 166 masal servisinden dinlediğim masallar. Kanmaya gönüllü olduğum, izlediğim çizgi filmlerden çok daha renkli ve görkemli masallar.
Hayal gücünün uçsuz bucaksız dünyasını masallarla keşfettim, sonra da bir daha iflah olmadım zaten.
Bir dudağı yerde bir dudağı gökte devleri gözlerimle gördüm ben, Rapunzel'in saçlarının kokusunu duydum, Bremen mızıkacılarının üstüste bindiklerindeki ağırlıklarını üzerimde hissettim, Kırmızı Başlıklı Kız'ın çöreklerinin tadına baktım.
Pasta sevmeyen bir çocuk olmama rağmen Hansel ve Gratel'deki pasta evlere hayran oldum, sonra o evleri yıllar sonra gidip Riquewihr diye bir yerde bulduğuma inandım.
...
Ben Keloğlan'ın imkansız aşklarının gerçekleşme ihtimaliyle avunurken başka çocuklar Don Kişot'un maceralarını alaya alıp güldüler; ben değirmenlerle neden savaşıldığını hiç anlamasam da benim hayallerimde Don Kişot hiç yenilmedi; gerçekte ne olduğunu da hiç önemsemedim.
...
Gel zaman git zaman, az gidip uz gidince, hani dere tepe düz gidince bir müddet, bir baktım ki masal çağlarım çok gerilerde kalmış ama buna hiç ikna olamadım, bir türlü kendime yediremedim.
Yine de şanslılardandım, çünkü hayat başka bir masal sunmuştu bana tüm cömertliğiyle.
Bu kez yaşadığım kendi masalımdı üstelik; hemen tacıma pelerinime bürünüp beyaz atıma atladım, büyülü ormanda uyuyan güzeli bulup onu öperek sonsuz uykusundan uyandırdım.
Şimdi benim uykumdayız ikimiz.
Lütfen rüyama ilişmeyiniz.
elmalar düşerse masal sona erer
YanıtlaSilhiç düşmesin, hiç...
Pireler berber develer tellal iken ben annemin beşiğini tıngır mıngır sallarken uyumuşum :)
YanıtlaSil